İki yıl sonra, İlk Petrol: İthalat Ceyhan’dan başlıyor

Reklam
Irak ve Türkiye arasında iki yıldan fazla bir süredir kapalı olan Kirkuk-Ceyhan petrol petrol boru hattının yeniden montajı için önemli bir adım atıldı. Irak petrol bakanı Hayan Abdulgani Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Türkiye üzerinden petrol ihracatının bugün veya yarın tekrar başlayacağını söyledi.
Irak resmi basın ajansına göre, Irak Bölgesel Hükümeti Kürdistan (KRG) ile bir anlaşma, Irak Devleti Devleti’nin petrol pazarlama şirketi aracılığıyla günde 80.000 varil petrol gönderilecek.
Ancak, sektörün kaynakları, alanda ihracatın hemen başlayacağını teyit etmektedir. Bununla birlikte, bu gelişme iki ülke arasında ve zaman zaman enerji ilişkilerinde yeni bir sayfa açabilir.
Tahkim kararının gölgesinden haberler
Kirkuk-Ceyhan’ın boru hattı, Türkiye ve Irak arasındaki tahkim krizi nedeniyle 25 Mart 2023’te devre dışı bırakıldı. Uluslararası Tahkim Mahkemesi, Türkiye’nin 2014-2018 arasındaki KRG petrol ihracatı nedeniyle Merkezi Hükümetin onayı olmadan Bağdat’ta 1.5 milyar dolarlık bir tazminat ödemesi gerektiğini tespit etti. Türkiye karara itiraz etti ve duruşma tekrar devam ediyor.
Ana muhalefetin popüler parti partisinin (CHP) ana başkanı ve Zonguldak Deniz YavuzeLmaz, 24 Temmuz’da Uluslararası Tahkim Mahkemesi kararını paylaştı Gündemdi.
Kapalı çizgi sırasında, yaklaşık 450 bin varil petrolün (bu miktarın 370 bini IKR’ye ait) sevkıyat durdu ve bu durum KRG’nin ekonomisini derinden salladı. Bağdat İdaresi, Somo’nun Türkiye aracılığıyla yapılan tüm petrol ihracatında yetkilendirilen tek kurum olduğunu defalarca vurguladı.
21 Temmuz’da yeni bir anlaşma projesi sunuldu
21 Temmuz’daki gelişmeler, Türkiye ve Irak arasındaki enerji ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılacağını da gösterdi. Türkiye, Irak’a iki ülke arasındaki enerji anlaşmasını yenilemek ve genişletmek için bir öneri projesi sundu. Bu yeni anlaşma petrol ve doğal gaz işbirliği, petrokimyasallar ve elektrik gibi alanlarda yer almaktadır.
Bu teklif, Ankara’nın 70’lere kadar uzanan ve Kirkuk-Ceyhan petrol petrol boru hattını kapsayan mevcut anlaşmayı çözeceğini açıklamasının ardından geldi. Resmi Gazete’de yayınlanan bir kararla, bu anlaşmanın 27 Temmuz 2026’da çözüleceği belirtildi.
Petrol Bakanlığı’nın Iraklı bir yetkilisi, Türkiye tarafından gönderilen anlaşma projesinin incelendiğini ve her iki ülkenin çıkarlarına hizmet edecek bir formülle ilgili görüşmelerin incelendiğini duyurdu.
Yeni anlaşma ile yasal araziyi güncellemeyi ve tarafların hak ve yükümlülüklerini açıklığa kavuşturmayı amaçlamaktadır.
Kalkınma ve Bölgesel Strateji Yolu
Türk yetkilileri, Kirkuk-Ceyhan hattının sadece enerji değil, aynı zamanda bölgesel ticaret için de stratejik olarak önemli olduğunu vurguladılar. Türkiye liderliğindeki “Kalkınma Yolu” projesinin bir parçası olarak, Basra Dell’iraq limanından Türkiye’ye ve oradan Avrupa’da yüksek hız karasal ve demiryolu bağlantıları kurması bekleniyor. Ankara, bu koridorun gelecekte petrol ve doğal gaz boruları tarafından desteklenebileceğini düşünüyor.
Gelişmeler, Türkiye ve Irak arasında yeni bir enerji diplomasisinin modellendiğinin altını çiziyor. Hem ekonomik hem de jeopolitik etkilere sahip olan bu sürecin, bir sonraki dönemde bölgedeki satışları etkilediği görülmektedir.
Ceyhan
Ceyhan limanı Türkiye ve bölgenin en önemli enerji terminallerinden biridir. Petrol burada depolanır ve daha sonra uluslararası pazarlarda satışa sunulan tank gemilerine yüklenir ve Akdeniz’e ihraç edilir. Bu, Irak ve Türkiye için hem gelir kapısı hem de bölgesel enerji güvenliği için stratejik bir pozisyon yaratır.
Türkiye’nin enerji bağımlılığı
Türkiye, enerji ihtiyaçlarının çoğunu ithalatla karşılayan bir ülkedir. Bu, ülkenin enerjisine bağımlılığı ve dolayısıyla enerji fiyatlarının dalgalanmalarına karşı kırılganlığını arttırır. Irak, Türkiye’nin petrol ithalatındaki en önemli kaynaklardan biridir. Bu nedenle, Kirkuk-Ceyhan Gas boru hattı tekrar çalışmaya başladı, Türkiye’nin petrol güvenliği açısından hayati önemi var.
Bu bağlamda, enerjiye bağımlılık, cari açıklamadaki artışı doğrudan etkiler. Petrol ve doğal gaz gibi ithal enerji kaynaklarının fiyatlarındaki artış Türk ekonomisi üzerindeki baskıyı artırabilir. Bu nedenle, ulusal ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla temasa geçerek, enerji verimliliğindeki artış ve enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi Türkiye’nin uzun vadeli hedefleri arasındadır.