Güncel Haberler

“10 milyar karton içeceği geri dönüştürdük”

Tetra Pak yarım asırdan fazla bir süredir Türkiye’de faaliyet gösteriyor. Bize şirketin dünyadaki ve Türkiye’deki operasyonlarındaki son durumu söyleyebilir misiniz?

Önde gelen üretim ve gıda ambalaj şirketleri olarak, “iyi olan” vaadimizle her yerde yiyecekleri güvenli ve erişilebilir hale getirmek için 1952’den beri faaliyetlerimize devam ettik. 160’dan fazla ülkede yaklaşık 25 bin çalışan, 51 üretim tesisi, 8 teknik eğitim merkezi ve 6 araştırma ve geliştirme yapısı ile çevreye yenilikçi ve duyarlı güvenli ürün ve hizmetler sunuyoruz. Dünyanın dört bir yanındaki 27 pazar şirketimizde, 100 satış ofisimizle birçok coğrafi alandaki müşterilerimize sürdürülebilir çözümler sunuyoruz.

Türkiye’de faaliyetlerimize 50 yılı aşkın bir süredir devam ettik. Dünyadaki 29 benzer fabrika Tetra Pak arasında en başarılı, daha verimli ve en kaliteli üretim fabrikaları arasında, sadece Izmir Kemalpaşa fabrikamızda üretilen paketlerimizi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda dünyadaki 4 kıtada 46 ülkeye ihracat yapıyoruz. Fabrikamızdaki üretimimizin yaklaşık yüzde 40’ını iç pazara ve ihracatta yüzde 60’ı ayırıyoruz ve Türkiye’ye önemli bir ekonomik katma değer veriyoruz.

Aynı zamanda, Türkiye’deki ofisimiz; İran, Kafkas ülkelerinin ve Orta Asya bölgesinin merkezinin merkezidir ve bölgenin satışlarının yüzde 60’ıdır.

65 bin metrekarelik bir alanı olan Izmir fabrikası, Bursa ve İstanbul ofislerimizle yaklaşık 400 kişiye iş sunuyoruz. İçecek kategorisinde, süt, %100 meyve suyu, meyve nektar, meyve içecekleri, su, soğuk çay, soğuk kahve, yoğurt içecekleri ve fermente içecekler gibi birçok sıvı ve yarı revollu yiyeceklerimiz var. Bu anlamda, Türkiye’deki faaliyetlerimizi müşterilerimizle karşılıklı güven ilişkisi olarak geliştiriyoruz.

Birleşmiş Milletler Hedeflerine Katkı

Sürdürülebilirlik, sektörünüzdeki gündemin en önemli unsurlarından biridir. Sürdürülebilirlik projeleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Sürdürülebilirlik her dönemde işimizin merkezindedir. Bu bağlamda, 17 Birleşmiş Milletler’in tüm dünyada yiyecekleri güvenli ve erişilebilir hale getirmesi için gıda taahhüt ederek doğrudan 14 sürdürülebilir kalkınma hedefine katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.

Aynı zamanda, Tetra Pak gibi, döngüsel ekonomik modelin tüm halkalarına katkıda bulunmayı amaçlayan bir strateji izliyoruz. Yaklaşımımız sürdürülebilirlik ve yeniliğe yönelik olarak, doğal kaynakları optimize etmeyi ve atık üretimini en aza indirmeyi amaçlıyoruz. Şimdiye kadar sürdürülebilirlik taahhütlerimizi gerçekleştirmek için birçok proje uyguladık. Bu sorunla ilgili çalışmalarımızı aşağıdaki gibi özetleyebilirim:

Projeler ile geri dönüşüm oranını artırıyoruz, karton paketlerin toplanmasına ve geri dönüşümüne odaklanıyoruz.

Tüm dünyada ve Türkiye’de ve mevcut altyapının geliştirilmesine geri dönüşüm yapılarının yaratılmasına yatırım yapıyoruz.

Paketlerimizin sürdürülebilirliğini artırmak için, yenilenebilir kaynaklardan elde edilen materyalleri kullanmak için çeşitli girişimler yapıyoruz. Sebze bazlı polimerler ve şeker kamışından elde edilen plastik malzemeler gibi yenilenebilir malzemeler kullanarak fosil yakıtlara bağımlılığı azaltmayı amaçlıyoruz.

İklim değişikliğine karşı mücadelenin bir parçası olarak karbon izini azaltmak için çeşitli hedeflere uyuyoruz. Üretim süreçlerinde enerji verimliliğini artırmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına devam etmek ve tedarik zinciri boyunca karbon emisyonlarını azaltmak için çalışıyoruz. Bu bağlamda, 2030’dan itibaren, 2050’den itibaren tüm operasyonlarımızda tüm operasyonlarımızda sıfır net emisyon almayı hedefliyoruz.

Biyolojik çeşitliliği korumak ve doğal kaynakların sürdürülebilir yönetimini desteklemek için ekosistemi restore etmek için projelere katılıyoruz.

Karton ambalajında ​​geri dönüşüm sorunu çok değerlidir … Bu alandaki diğer sosyal sorumluluk projelerinizi açıklayabilir misiniz?

Döngüsel ekonomi kavramı sürdürülebilirlik yaklaşımımızın önemli bir parçasıdır. Bunun farkındalığıyla, tüm paketlerin toplandığı, geri dönüştürüldüğü ve asla çöpe gittiği bir dünya kurmak için çalışıyoruz. Tetra Pak karton ambalajının alüminyum tabakasının yaklaşık yüzde 5’i, yenilenebilir kartonun yaklaşık yüzde 70’i, polimerin yaklaşık yüzde 25’i. Bu bağlamda, tüm PAK PAK ambalajı geri dönüştürülebilir.

Tetra Pak gibi, Türkiye ve tüm dünyada içeceklerin en verimli geri dönüşümünü sağlamak için ticari ortaklarımızla ayrılık ve dönüşüm yapıları kurarak içecekler için bir karton geri dönüşüm altyapısı oluşturuyoruz. 1995 yılından bu yana, Türkiye’deki içecek karikatürlerini geri dönüştürmeye başladığımızda, yaklaşık 10 milyar içeceğin geri dönüşümüne katkıda bulunduk.

Kağıt fabrikaları ve kara para aklama şirketleri ile işbirliği içinde içecekler için karton geri dönüşüm sistemlerine yatırım yaparak yaklaşık yirmi yıldır ambalaj atık yönetim sistemine aktif olarak katkıda bulunduk. Kahramanmaraş gazetesi, Viking kartı ve Ayti’nin entegre şirketleri, toplam 38.000 ton içecek içinde 2 milyon avro değerinde yatırımlarımızla Türkiye’deki kapasiteyi geri dönüştürebilir.

En son yatırımımız, Ankara’daki atık atıklarının yönetimi için toplama ve ayrımcılık sistemiydi. Motosiklet yönetim şirketi faaliyetlerine Eylül 2024’te Ağustos 2023’te başladığımız işbirliğinin bir parçası olarak Eylül 2024’te başladı.

Anın atık yönetimi, atık toplama ve ayırma yapısı tam kapasiteye ulaştığında günde 100 ton ve 30 bin ton ambalaj atıkını türlerine göre ayırabilir. Türkiye’de ilk kez, içeceklerin kartonunu diğer atıklardan otomatik olarak ayırt eden yapımızın yeteneğine ulaşmayı hedefliyoruz, 5 bin ton karton atığı yılda içecek için ayırabiliyor.

Tetra Pak gibi, çevresel sürdürülebilirlik alanındaki bir liderin konumundayız. İklim değişikliğiyle mücadele etmek ve ormanları korumak için daha yüksek performans sergileyen şirketlerin prestijli

Üçüncü yılda bu başarıyı “A Liste” de güçlendirdik. Bu ödülle birlikte, altı yıl boyunca karton ambalaj sektöründeki CDP liderlik grubundaki tek şirket olmaktan gurur duyuyoruz.

Ayrıca çevre ve sürdürülebilirlik hakkında sosyal farkındalık yaratmak ve 7 ila 70 yıl arasında çevresel bir yaklaşım aşılamak için farklı projeler geliştiriyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, 2019’dan itibaren Çevre Bakanlığı, Kentsel Planlama ve İklim Değişiklikleri ve Ulusal Eğitim Bakanlığı aracılığıyla gerçekleştirilen “Sıfır Atık Eğitim Projesi” ni destekleyen tek özel şirketiz. Projenin bir parçası olarak, sıfır atık eğitim portalları aracılığıyla okullardaki eğitim faaliyetleri yoluyla 252 bin 250 çocuğa ulaşmayı başardık.

Tetra Pak gibi, önümüzdeki dönemde geri dönüşüm alanındaki yatırımlarımıza ve sosyal farkındalık faaliyetlerimize devam edeceğiz.

Çevre Ürünleri

Son olarak, bize yeni Tetra Pak ürünlerinden bahseder misiniz?

Tetra Pak gibi, yenilikçi araştırma ve geliştirme merkezlerimizde yenilikçi araştırma ve geliştirme merkezlerimizde yeni nesle duyarlı nesil paketleri geliştirmeye devam ediyoruz, her gıda dikkatli bir şekilde paketlemek, bunu güvenli bir şekilde sunmak için dünyanın her köşesinde ve nihai tüketim tarihine kadar güvenli ve lezzetli bir şekilde korumak. Ultra akıllı ve sürdürülebilir ambalajımız Tetra Brik® Asettic Edge ve Ultra Edge’imiz bu alanda ulaştığımız yeni noktayı sembolize ediyor.

Bu paketler, lojistik açısından uygun, soket ve birleşme açısından yararlı olan zarif ve sürdürülebilirlik özellikleri ile ön cepheye gelir, raf üzerindeki konumları ve sürdürülebilirlik özellikleri. Güçlü ve ultra -smart özelliklerine sahip kenar ve ultra sınır; Müşterilerimize ve tüketicilerimize, oda sıcaklığında bitkilere dayanan süt, meyve suyu suyu ve içecek içecekleri için en ideal çözümü sunar. İşlevsellik ve tüketici deneyimi açısından birçok dünya alanında başarısını gösteren Tetra Brik® Aeptik Edge ve Ultra Edge ambalajı, Türkiye’deki müşterilerimizin bir numarası olarak raflarda yerini almaya başladı.

Bu bir reklam

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu